8 Haziran 2014 Pazar

Bakin Silikon Olmasaydi Neler Olurmuş

Başlıktaki soruya “Pamela Anderson asla bu kadar meşhur olmazdı” gibi cevaplar verecek hınzırlar olacaktır. Fakat konu ciddi arkadaşlar. Silikon deyip geçmeyin.

Bakin Silikon Olmasaydi Neler Olurmuş

Saf silikondan bir parça. İnsanın kilo kilo alası geliyor değil mi?

Yer kabuğunda en çok bulunan elementlerden biri olan Silikon (Si), ağırlık olarak yer kabuğunun yaklaşık yüzde 26′sını oluşturuyor. Silikon, Jöns Jacob Berzelius tarafından 1824′te keşfedilmesine rağmen sadece son 37 yıldır hayatımızda dramatik bir etkiye sahip bulunuyor. Mikroişlemcinin icat edilmesinden önce silikon, işe yaramayan bir kimyasal element olarak kabul görüyordu. Silikonun bir yarıiletken olarak davranabileceğinin keşfedilmesi ve ardından da silikon yongasının geliştirilmesi, bugün silikonu dünyanın en önemli maddelerinden biri haline getirdi.

Silikon’u yakından tanıyalım
Bilim insanları, birkaç yıl önce dünyanın en küçük gitarını üretti. İnsan saçının kalınlığından yirmi kat daha ince olan ve atom kalınlığında telleri bulunan bu gitar, silikonun şaşırtıcı niteliğini gözler önüne sermiş oldu.
Silikon, sahip olduğu sıra dışı fiziksel özellikleri sayesinde göğüs protezlerinden uzaktan kumandalara kadar milyonlarca yerde bulunabiliyor. Örneğin, silikon tüm kızılötesi dalgalarının yüzde 95′inden fazlasını iletme yeteneğine sahip. Yani bu olmadan TV’nizin kanallarını uzaktan değiştiremezsiniz.
Dünyadaki en az yoğunluklu katı madde, kurutulmuş silis jelinden elde ediliyor. “Hava jeli” olarak adlandırılan bu madde, pencere camından yirmi kat daha fazla yalıtıcı özelliğe sahip bulunuyor ve 1400 santigrat dereceye kadar olan sıcaklıklara dayanabiliyor.
Silikon yaşlanma sürecimizi yavaşlatıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve çeşitli sağlık ve güzellik ürünlerinde kullanılıyor. Kozmetik sektörü, çok da uzun olmayan bir süre önce silikon tabanlı ürünlerin saç, deri ve tırnaklar için olukça faydalı olduğunu anladı.
1971′de Intel, silikonun mikroişlemci üretiminde yardımcı olduğunu keşfettiğinde, tek bir maddenin tüm ekonomiyi yönlendirebileceğini çok az kişi kavrayabilmişti.
İzlanda’da, bir lav bölgesinin tam ortasında silisle harmanlanmış sıcak deniz suyundan oluşan çok nadir bir doğal havuz bulunuyor. Mavi Kıyı Gölü olarak adlandırılan bu yer, psoriasis semptomlarını iyileştirmede dünyaca bilinen bir üne sahip bulunuyor ve ayrıca yöre halkı tarafından popüler bir banyo merkezi olarak dikkat biliniyor.

Silikonun kullanım alanları

  • Rekonstrüktiv cerrahi ve yapay uzuvlar.
  • Cam ve aynalar.
  • Spor: Yüzme başlıkları, yüzme gözlükleri / şnorkel techizatı
  • Dinlenme: Kulak tıpaları
  • Kozmetik: Şampuanlar, silikon veya silis içeren krem ve losyonlar (sağlıklı deri, tırnak ve saç için çok faydalı).
  • Mücevherat
  • Sağlık ve güzellik ürünleri
  • Mikroyongalar
  • Sıvı ve katı cisimler: Yağlayıcılar, reçineler, yağlar ve ayrıca çelik.
  • Lastik: Buz kalıpları gibi pek çok çeşit kalıbın yapımında kullanılıyor.
  • Boya.
  • Seramikler, yangın tuğlaları ve nükleer reaktörlerin pek çok özel parçaları.
  • Artırılmış güç ve katılık için plastiklere veya hafif metallere güçlendirici olarak ekleniyor.
  • Buzdolabı ve uçak gibi yerlerde sık sık yalıtım için kullanılıyor.
  • Flora, fauna ve banyonuzda doğal olarak bulunanlar dahil, süngerler.
  • Evren: Güneş ve yıldızlar.
  • Jeoloji: Agate, ametist, çakmaktaşı, jasper, opal, kum, kumtaşı, kil, granit, beril, aquamarine, zümrüt, yılankavi ve talk pudrası gibi maddelerde bulunuyor.

0 yorum:

Yorum Gönder

Blogger tarafından desteklenmektedir.